Muazzam ilerlemeler yaptın, [%username]. Bana, olağanüstü bir sevinçle kendini simyanın sırları eğitimine adayan, başka bir genç Deva'yı hatırlatıyorsun. O zamanlar onun hızlı başarısını kıskanan bir sürü kişi vardı.
Peki ama onların hainliğinden sıyrılıp, nasıl simya ustalığına yükselebildi? Sıkı çalışmak ve alın teri!
Senin için ne kadar iyi gittiğinin bir önemi yok ... Asla kimseye yük olmamalısın. Daima topa yakın kal ve kendini geliştirmeye devam et.
Ama sana başka bir şey söylemek istiyordum ... Ne diyecektim ki?
Ah, evet! Yağmacılar için bu sihir kitabını Abis'teki [%dic:STR_DIC_N_Fraiban]'a şahsen teslim etmeni isteyecektim.
Bu senin için yolun karşı tarafındaki komşunu ziyaret etmek gibi birşey, değil mi?
Fevkalade. İşte, al. Daha rahat taşıyabilmen için sihir kitabını bir kurdelayla sardım.
Fraiban, Primum İniş Yeri'nde. Onu görmemen mümkün değil.
Şimdi? Neyi bekliyorsun? Marş, marş!
Ne? Neden olmasın?
Abis'e bizzat gitmemi istemiyorsun herhalde, değil mi? Ben mi? Abis'e mi? Pandemonium'dan hiç ayrılmadım ben! Tüm hayatım boyunca!
Başka kimseye soramam ki! Lütfen ... Bunu bir daha düşün, olur mu?
Etrafına bir bakabilirsin, [%userclass], ama çeşidimiz şu ara pek de güncel sayılmaz. Dün gelmiş olsaydın ...
Dürüst olmak gerekirse, Pandemonium'dan şikayet edemem. Uslu bir şekilde teslimat yaptılar, orası doğru. Tek sorun, yine de depom bomboş. Bir teslimat gelir gelmez her şeyi elimden çekip alıyorlar.
Paket Honir'den mi?
Biri benim için bir Worg kızartıyor! Gerçekten de ne sipariş ettiysem onu gönderiyor. Nitekim çoğu zaman yanlış şeyi gönderiyor. Sanırım kafası o kadar dolu, artık içine bir şey girmiyor ...
Ee. Bunu Honir'e söylemezsin ama değil mi? İşte, ödülün!
Honir'in paketini [%dic:STR_DIC_N_Fraiban]'a götür
Honir'in sana verdiği yağmacıların sihir kitabını, Abis'te bir silah tüccarı olan Fraiban'a götür.
Honir senden, Primum İniş yeri'nde bulunan silah tüccarı Fraiban'a, acil bir paket teslim etmeni rica etti.
Fraiban'a Honir'den paket götürdüğünde, sana teşekkür etti ve seni ödüllendirdi.