Bekle! Dur!
Yüzük! Yüzüğüne bir bakayım!
Bu benim. Her yerde bu yüzüğü aradım. Bunu nerede buldun?
Ben kaybedince bir Kerub bulup saklamış yani? Öyle merak ettim ki.
Ne zaman kaybettiğimi artık hatırlamıyorum bile. Bende yolunda gitmeyen bir şeyler var.
Güneş batınca bayılıyorum ve sabah evimin önünde uyanıyorum. Bu yüzden hiçbir şey hatırlamıyorum.
Bunu bana sevgilim verdi. Bu bir sır aslında, ama ben [%dic:STR_DIC_N_Tersites] adında bir Deva ile nişanlıyım.
Asla düğün istemedim. Sadece onun sevgisini istedim. Benimle evlenebilmek için Sanktum'a izin almaya gitti.
Ona daha fazla acı çektiremem. Onu kurtarmak zorundayım.
Hastayım. Hafızası olmayan bir uyurgezere dönüştüm.
Evlenmem mümkün değil. Ben... Sevdiğim tek kişiye eziyet çektiremem.
Sanktum'a git, ona bu yüzüğü ver ve beni unutmasını söyle. Lütfen.
Bana acıyorsun.
Yapma.
Thersitesin acısı daha büyük. Lütfen, bana yardım eder misin?
Bu ne oluyor? Niye bana bir yüzük veriyorsun?
Ksanthe bunu bana vermeni mi istedi? Ksanthe mi? Ksanthe kim?
Pardon, ama Ksanthe diye birini tanıyor muyum ki?
Heyronlu Ksanthe mi? Nişanlı mıymışız? Haa, hatırladım. Sanktum'a evlilik izni almak için geldim...
Ve... Bu yüzük! Ama yüzüğü çıkardığına göre... Hayır... Önemi yok.
Onu bir daha görürsen... Benim yerime vedalaşırsın.
Ksanthenin yüzüğünü [%dic:STR_DIC_N_Tersites]'e götür
Ksanthenin yüzüğünü Sanktum'daki Thersites'e götür.
Ksanthe Kerubda bulduğun yüzüğü görünce sevgilisinden aldığı hediye olduğunu hatırladı.
Ksanthe, Thersitesin Sanktum'dan dönüşünü beklerken hasta oldu. Kendi hastalığından korumak için onu terk ettiğini Thersitese söylemeni rica etti.
Thersitesi Sanktum'da buldun ve mesajla yüzüğü kendisine verdin. Önce hatırlayamadı, ama sonra Ksanthenin kim olduğu aklına geldi ve ikna oldu.